Bloguma dokunulmasından dolayı yaklaşık 1 aydır yazamıyordum fakat sonunda bu engeller aşıldı ve tekrar başarısız olan kulübümü kaleme almaya devam ediyorum.
Zorlu fikstüre girdiğimiz altı maçlık periyodun üç maçını 1 puan ile kapatarak yeniden ateş hattında yerimizi aldık. Bu hafta sırada zor olarak değerlendirebileceğimiz fakat aramızdaki maçlarda deplasmanda hiç yenilmediğimiz Manisaspor ile oynuyoruz. Manisaspor ligi orta sıralarda bitirmeyi garantilemiş, iddiası olmayan bir takım görünümünde artık. Biz ise bu haftalarda da puanlar alamazsak stresi fazlasıyla yaşarız ve bu stres kupa maçlarımıza da yansıyabilir. O bakımdan bu karşılaşmayı kazanmak bizim için Manisa’dan kat kat daha fazla önemli.
Yazamadığım ligdeki üç karşılaşmayı özet geçersem Fenerbahçe ve Trabzonspor maçları sahadaki futboldan çok hakem hataları ve ahlaksızlıkla geçmiş ve mağdur durumumuz konuşulmuştu. Antalyaspor maçında ise sahada hiçbir futbol ortaya koyamamış ve beraberlik alarak haftayı karlı kapatmıştık. Son zamanlarda bende dahil taraftarlarımızın şikayetçi olduğu konu teknik adam ve ondan daha önde olan yardımcısı. Yıllardan beri sürekli olarak takip ettiğimiz takımımız anlayamadığımız bir şekilde kullanılarak başarılı olmayan sonuçlar alıyoruz. Ligde sıkıntılı dönemde olduğumuz şu günlerde bu durum ve sahadaki futbolcuların umursamaz tavrı bize sıkıntı veriyor. Hal böyle olunca da hiçbir maç hakkında net ve olumlu düşünemiyoruz. Manisaspor karşılaşması da böyle bir maç, yine değişik seçimler ve sistem göreceğiz ama kazanmaya çok ihtiyacımız olduğundan dolayı kaybetmeyeceğimizi umuyorum. Bana göre sezonun en iyi karşılaşmasını oynadığımız Ankara’daki Manisa maçındaki anlayışımıza tekrar dönebilirsek daha iyi seçimlerle kazanmak zor değil. En büyük beklentim artık maça hangi 11 ile başlayacağımız.
